Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Olumsuz Etkilerini Azaltma Yolları
Karı koca olarak birlikte olma, bir araya gelme davranışına “evlenme” ve kurulan bu ilişkiye de “evlilik” adı verilmiştir. Evlilik tarihsel ve kültürel bir kurumdur. Bu nedenle evlilik her toplumda önemli bir fonksiyona sahiptir.
“İki ayrı insan” tarafından oluşturulan aile, bunun doğal sonucu olarak çatışma ve uyumsuzluk potansiyeline de sahiptir. Yapılan araştırmalar, çocukların problemli bir aile ortamında yaşamayı anne-babalarının boşanmalarına tercih ettiklerini göstermektedir. Eşlerin boşanmaları kaçınılmaz ise çocukların bu durumdan en az zararla çıkmalarını sağlamak için ebeveynlerin bilinçli ve birlikte hareket etmeleri gereklidir. Boşanma; aile yapısının değişmesi, normal ve alışagelmiş gidişatın tersi bir durum olduğu için ebeveyn ve çocuk bu durumdan etkilenir. Söz konusu durum çocuk veya ergende benlik saygısı düşüşü, akademik başarısızlık, terk edilme konusunda yoğun kaygı ve korku, değersiz hissetme, birlikte kalmaya devam edilen ebeveyni suçlama, öfke ve saldırganlık, normalden az oyun oynama ve soru sorma, suça karşı eğilim, evlilik ve çocuk sahibi olma konularında olumsuz düşüncelerin oluşması gibi çok farklı psiko-sosyal sorunların görülmesine neden olabilmektedir.
Boşanmanın, çocuklar için zor olduğu kadar eşler içinde zor olduğu unutulmamalıdır. Ebeveynler boşanmayı bir son değil bir başlangıç kabul etmelidirler. Eşler, kendini ne kadar hızlı toparlar ise çocuklara bu konuda o denli yardımcı olabilirler. Unutmamak gerekir ki çocuklar yeni karşılaştıkları her durumun ne denli tehdit edici olup olmadığını anlamak için genellikle yetişkinlerin tepkilerine bakarlar. Sürekli üzgün olup ağlayan bir anne, çocuğa durumun kötü olduğu; neşeli ve umut dolu bir anne ise her şeyin yolunda gittiği izlenimini verecektir. Bu zor süreçte ilk adım çocuklara boşanmayı anlatmaktır. Anne-babanın ikisinin birden çocuğa açıklama yapması uygundur. Çocuğa sevgi mesajı verildikten sonra durum anlatılmalıdır. Boşanmanın nedeninin çocuğun hatalarından kaynaklanmadığını, ebeveynlerin arasındaki ilişkilerden ortaya çıktığı anlatılmalıdır. Çocukların her iki ebeveynle de ilişkiye ihtiyacı vardır. Onların, taraf tutmak zorunda olmadıkları ve her bir ebeveynin hayatlarının bir parçası olduğu belirtilmelidir. Burada önemli bir nokta ise diğer ebeveyn çocuğun sorumluluğuna katılmak istemez ise bu durumda çocuğa karşı dürüst olup onun gerçeği yanlış değerlendirmesine engel olunmalıdır. Boşanma sonrası yapılacak değişiklikler minimum seviyede tutulmalıdır çünkü her değişim olumlu ya da olumsuz çaba gerektirir ve çocuk için hepsine birden uyum sağlamak güç olabilir. Ailede yaşanan boşanma süreciyle ilgili meydana gelecek değişimler konusunda çocukların okulu ve öğretmenleri bilgilendirilmeli okulla temas kuracak sorumlu kişinin acil durumlarda kimlerin aranacağı, çocuğu okuldan kimin ve ne zaman alacağını okula iletmelidir.
Boşanan anne ve babanın çocuğun üzerindeki olumsuz etkileri azaltmak için uygulaması gereken davranışlar vardır; koşulsuz sevmek ve özgüven duygusunu geliştirmek. Birçok araştırmacı ( çocuktaki sevilme ve özgüven duyguları sağlanmışsa) , boşanma öncesi ve sırasında çocuklar yaşanılan olaya ortak edilip bilinçlendirilmişse ve de ayrıldıktan sonra her iki ebeveynle de sevgi ilişkileri devam ediyorsa boşanmanın çocuk üzerindeki etkisinin katlanabilir derecede olacağı kaydetmektedirler. Üzerinde durulması gereken diğer önemli bir nokta ise şudur; ayrılık sonrası ebeveynler çocuğa aşırı hoşgörülü davranmamalıdır, dengeyi korumalıdırlar. Çocuk boşanma durumunu çevresine karşı bir silah gibi kullanmamalıdır. Gereksiz tavizler vererek çocuğun boşanmadan alacağı yaralar yalnızca artırılır azaltılmaz. Çocuklarla ilgili alınan kararlarda eşler birbirleriyle çelişmemelidir. Babanın evinde izin verilen bir şeye annenin evinde yasak konulmamalıdır. Çocuklar asla haber getirip götüren kişi olarak kullanılmamalıdır. Bu gibi durumlar çocuğun kişilik gelişimini olumsuz etkiler.
Sonuç olarak modern toplumda sık görülen olgulardan biri olan boşanma, boşanan bireyler kadar çevrelerini, dolayısıyla çocuklarını da etkilemektedir. Boşanma sonrası ebeveynler ve çocuk arasında kurulan yeni düzen sorunsuz gerçekleşse bile çocuklar açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir. Unutmamalıdır ki boşanma sürecinde ve sonrasında çocuk üzerindeki etkiler ebeveynlerin bilinçli davranmaları ile azaltılabilir.
Rehberlik Birimi
Şefika Yamaç
KAYNAKÇA
- Geniş, Mert, ‘Boşanmanın Çocuklara Etkisi, Çocuğa söylenmesi ve Ebeveyn Yabancılaşması: Derleme Çalışması’, Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, 2019
- Walczak, Yvette, ‘Boşanma ve Çocuk Üzerine Etkileri’, Özgür Yayınları
- Türkarslan, Nesrin, ‘Boşanmanın Çocuk Üzerine Olumsuz Etkileri ve Bunlarla Baş Etme Yolları’, Aile ve Toplum, 2007
- Öngider, Nilgün, ‘Boşanmanın Çocuk Üzerindeki Etkileri’, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 2013